7 Eylül 2013 Cumartesi

Türk Kızılbaşlarının Yaşadıkları Bölgeler

Güney Azerbaycan ve İran Türk Kızılbaşlarının (Alevilerinin)
Yaşadıkları Bölgeler

Araz ATA


ÖZET

Güney Azerbaycan ve İran Türk Kızılbaşları (Alevileri) dediğimiz zaman, birçok araştırılmamış tarihi, felsefi, kültürel, edebi ve ... konularla birlikte tümden kapalı bir toplum, takiye’ye bürünmüş bir halk ile karşılaşa biliyoruz. Araştırılmamış en önemli konulardan biride Kürt Ehl-i Hak adı altında Türk Kızılbaşların (Alevilerin) veya yanlışlıkla kullanılmakta olan Türk Ehl- i Hak’ların nüfus dağılımı ile ilgilidir. Bu makalede kısaca bu konuya değinilecektir.

Anahtar Kelimeler: Güney Azerbaycan, İran Türkleri, Kızılbaş, Ehl-i Hak, Türk Ehl-i Hak’ı, Kürt Ehl-i Hak’ı, Nüfus

Giriş:
Güney Azerbaycan, İran’nın kuzey batısında ve İran’da Azerbaycan Türklerin[1] büyük çoğunluğunun yaşadığı 170.000 - 220.000 km²  yüz ölçümüne sahip[2] bir bölgedir.  Bilindiği gibi kuzeyde Aras nehri, güneyde Hamse, doğuda Gilan ve Hazar Denizi, batıda Türkiye ve Irak ile çevirilidir. Tebriz, Erdebil, Hoy, Urmiye, Selmas, Maku, Marağa, Astara, Culfa, Merend, Halhal, Eher ve Soğukbulak gibi şehir ve ilçeler bölgenin önemli yerleşim merkezleridir. Ayrıca bu günkü İran coğrafiyasında,  Horasan Türkleri, Türkmen Türkleri, Kaşkay Türkleri, Songur Türkleri ve Halaç Türkleri de yaşamaktadırlar. Bu Türk halkların nüfusu ile ilgili kesin bir rakam bilinmemektedir. “İran’daki Türklerin nüfusu 25 milyon (Heyet Sarrafi 1999:61), 33 milyon (Güldiken 1998:44), 20 milyon (Blega 1997), 25 milyon (Saray 1999: 261), 34 milyon (Çehregani 2002) olarak birbirinden farklı şekilde verilmektedir.”[3]


Bugün İran’daki dini azınlıkların nüfus sayıları ile ilgili kesin rakamlar açıklanmamıştır. Hele Güney Azerbaycan ve İran Türk Kızılbaşların nüfus bilgileri, yaşadıkları bölge ve kutsal ocakları hakkında kesin bilgi ve doküman mevcut değildir. Hâkim rejim (Fars rasizmi), Farsçı ve Şii eksenli politikalarından dolayı hiçbir resmi kaynaklarında, vatandaşlık hukuku altında yaşamakta olan Türk, Beluç, Arap gibi etniklerin nüfus sayıları konusunda bilimsel rakamlar vermemektedir. Homojen bir millet yaratma projesi adına her kes, Şii ve Fars kimliği kümesinde eritilmeye çalışılarak mağdur duruma düşürülmektedir. Fakat Hıristiyan, Yahudi ve Zerdüştiler İran yasalarına göre önemli dini azınlıklar sayılmakta ve sadece bu kesimler, kendilerine özgü okulları, dini kitapları ve mecliste temsilcileri bulunmaktadır.
Peki ya Kızılbaşlar (Aleviler)?! İran’da Hıristiyan, Yahudi ve Zerdüşti kökenli azınlıklardan daha fazla sayıda Kızılbaşlar (Aleviler), İran’ın anayasal vatandaşı olarak alt veya üst kimlik diye kategorize edilirse bile, bu ülkenin inanç ve etnik zenginliğinin neresinde yer almaktadırlar?
Türk Kızılbaşlar (Aleviler) nerelerde yaşıyorlar?
Biz bu makalede Güney Azerbaycan ve İran Türk Kızılbaşların (Alevilerin) yaşadıkları bölgeler ile ilgili bilgi sunmaya çalışacağız. Fakat yukarıda belirttiğim nedenlerden dolayı kentler ve kasabalarda yaşamakta olan Kızılbaşların (Alevilerin) nüfusu ile ilgili kesin rakamlar elimizde olmadığı için tahmini bir rakamlarında yazılmasından sakınacağız. Ancak genel olarak bir rakam söylenirse, aşağıda belirleyeceğimiz kent ve kasabalarda toplam 2-3 milyon arasında Türk Kızılbaş yaşamaktadırlar.
Türk Kızılbaşların (Alevilerin) yaşadıkları yöreler ve bölgeler ile ilgili bazı yazarlar ve araştırmacılarda genel bilgiler vermektedirler. Biz burada onlardan bazı örnekler vermeden önce konu ile ilgili önemli bir bilgiyi de sizlere paylaşmak niyetindeyiz. Bildiğiniz gibi Türk devletlerinin birçoğu, özellikle Karakoyunlular, Safeviler, Avşarlar ve Kacarlar Türk Kızılbaş göçebeler tarafından kurulmuştur. Bugün Türk Kızılbaşlar genel olarak Kızılbaş, Şamlı, Karakoyunlu (Geregoyunlu)[4], Kırklar[5], Yediler[6], Sufular, Abdallar, Ateşbeyliler, Kardeşler, Şağılar, Sır-talibiler, Nebiler, Karapapak[7] ve ... (yanlışlıkla İranî Kürt ve Goran[8] guruplarına ait Goran ve Ehl-i Hak) adlanırlar. Artı Şahsevenler[9], Avşarlar, Beş oymak (Hamse), Kaşkaylı, Kaçar, Bayat ve... gibi Türk soylu göçebelerde bu inanca inanıyorlardı.[10]
İran’nın ünlü tarihçi ve tasavvüf araştırmacısı Dr. Zerrinkup kendi eserinde şöyle yazmıştır: “Sufilikten söz açmışken, Ehl-i Hak[11]’tan de bahsetmemiz gerekmektedir. Bu cemaat Loristan, Kürdistan, Azerbaycan ve hatta Hemadan, Tahran, Mazenderan, Horasan ve Fars bölgelerinde az çok bulunmaktadırlar ve bazen yanlışlıkla onlara Ali-üllah bile denilir.”[12]
Yarsan[13] araştırmacısı M. A. Sultani ise kendi kitabında Ehl-i Hak hanedanlarını birer birer araştırarak, satırlar arasında Şah İbrahimiler, Ateşbeyliler, Hamuşiler gibi hanedanlara bağlı olanların yaşadıkları bölgeleri belirtmektedir.  Araştırmacı özellikle Ateşbeyli handedanının kurucusu Han Ateş’in babası Şah Mehmet bey’in Horasan, Azerbaycan, Kürdistan ve Türkiye’de geniş müritlerinin olduğunu ve bunların hepsi Han Ateş’in çatısı altında toplandıklarını vurgulamaktadır. O hem de kitabında Şah Mehmet bey’in diğer oğulları Han Elmas, Han Abdal ve Han Cemşid’in sıra ile İran’ın Kirmanşah, Urmu (Orumiyeh) ve Horasan bölgelerinde faaliyet göstererek, Han Ateş’i tebliğ ettiklerini de açıklamıştır.[14]
Bu konuda Siyavuş Delfani[15], Abdulla Hudabende[16], İsmail Kubadi[17] ve...    kendi eserlerinde genel başlık olarak bilgiler vermişler.
Güney Azerbaycan ve İran’ın değişik yerlerinde yaşmamakta olan Kızılbaşların (Alevilerin) bölgeleri aşağıdaki gibidir:


§    Doğu Azerbaycan ili:
Doğu Azerbaycan’ın merkezi olan Tebriz kentine bağlı birçok ilçe ve köylerde değişik isimlerle Kızılbaşlar (Aleviler) yaşamaktadırlar. Bu ilde yaşamakta olan Kızılbaşlara yanlışlıkla Goran veya Gören denilir. Yapılan araştırmalara göre Kızılbaşlar Tebriz ve çevre ilçeleri (Sofiyan, Gerus, Şişevan[18] (Gogan tarafları), İlhıçı[19], Hamene, Acebşir ve ona bağlı Şiraz, Kıpçak  ve… köyleri), Karadağ bölgesi (Aşıklı, Süten, Kara-koç, Taş-arası, Kalla, Mahmıdava, Güldür, Seferli, Kızıl-yolu, Heyran, Sarı-dere, Çeri, Şırna, Vine, Mahmıd-kağı, Kağlıküzlü, Böyük Şamlı, Küçük Şamlı  ve…), Miyana ve çevresi (Ağça-kışlak, Balaş-kendi, Avşar ve…), Serap ve çevresi (Endis köyleri ve…), Marağa ve çevresi (Nova, Kasım kendi[20] ve…), Heşderi (Heştrud) ve çevresi. Tebriz’de çoğunlukla Yediler ve Ateşbeyliler, az sayıda Doğakulu (Davud-kulu), Yadigariler ve Hamuşiler yaşamaktadırlar. Genelde cemevleri ise Tebriz’in Talagani mahallesinde ve özellikle Gülzar sokağında her perşembe akşamlar yapılmaktadır. Kırklar ise çoğunlukla Ilhıçıda yaşıyorlar. 

§    Batı Azerbaycan ili:
Urmu (Orumiyeh) ve çevresi: Urmu’da ise, üçü resmi olmak üzere, yirmi cem evinin olduğunu belirtiyorlardı.[21] (Hoy, Muhil, Salmas, Kara-Ziyaddin, Palanç, Reyhan-abad, Haci-pirlu, Geçler, Ozan, Merzlu, Güldani, Noli, Topuz-abad, Rahim-abad, Nahçivan-tepe[22], Giclar[23] ve…), Maku ve Karakoyunlu köyleri (Sufu[24] köyü, Nohur, Taza-kent, Kara-zemi, Aşağı ve Yukarı Mergen, Şute, Aziz-abad, İsmail-kendi, Şerif-kendi, Arpalık, Kız-kalesi, Baş-tebriz, Kerim-kendi ve…), Miyandaap (Koşaçay), Melikan (Mel-kendi) ve Binap çevresi (Yarıcan, Kök-tepe, Yelgen-tepe, Lelek-tepe, Tophane, Yarıcan-Halise ve Yarıcan-ulya köyleri, Üçtepe-kale[25]Kaylavat, Taş-atan, Merduğ köyü, Kerece-band, Serkize, Deregez, Ağa çeray, Karaltı ve…), Tikan tepe (Tikap) ve çevresi (Aşağı ve yukarı Kotan köyleri, Avşar Yöreleri, Tarabad, Kazım-abad, Hoşmakam ve…)
Genelde Batı ve Doğu Azerbaycanda hemde Erdebil bölgesinde Ateş beyliler, Şah İbrahimiler, Kırklar ve az sayıdada  Hamuşiler, Yadigariler ve heyasiler bulunmaktadırlar.

§    Zencan (Zanjan) ili ve ilçeleri:
(Anguran bölgesi, Abhar ve Zengan çevresinde ki birkaç köyde, Hodabende ilçesinde, Zerzer köylerinin çoğunda, Dolcin ve Ağacari köyleirnde Sır Talibiler yaşamaktadırlar.) Prof. İrene Melikoff’a göre Abhar dolaylarında geniş bir alana yayılmış bulunuyorlar. Bunlara Sır- talibi, yani sırrı arayanlar, adı verirler. Ayrıca Garapapak ya da Kızılbaş da denmektedir.[26] O hem de bu bölgenin daha iyi incelenmesi gerektiğini düşünmektedir.

Genelde  Zencan ilinde Ateşbeyliler, Şah İbrahimiler, Miriler, Sır Talibiler, Pir Rüstemiler  ve ... bulunmaktadırlar.


§    Kazvin ili ve ilçeleri:
Kazvin kenti, Abeklu köyleri, Cerendek, Sulu-dere, Aşık-Hisar, Kara-kosalar, Karataş-kalesi, Siçanlu, Behz-avuç, Said-abad[27] ve…
Kazvin yöresinde, Alamut dağlarında, bu mezhebe mensup başka köyler de vardır. Bunlar, dağlara dağınık olarak serpilmiş ve güç ulaşılabilen köylerdirler.[28]

§    Hamadan ili ve ilçeleri:
Hamadan kenti, Keşin[29], Asad-abad ve güneybatı köyleri[30] (Minderova ve Veli-abad), Nahavent ve çevresi (Encire, Şatır-abad, Emir-abad, Sultan-abad ve…), Melayir (Sultan abad, Ali murat kale ve…), Tuyserkan (Golgol, Şehen-abad, Kündür ve…), “Avec ve Rezen bölgelerinin bir kısmı ve Hamadan ile Zengan illeri arası az çok Kızılbaşlar (Aleviler) dağınıktırlar.[31]
Hamadan’da Türk aşiretlerinden olan Karagözlüler (geregözlüler), Karakoyunlular, Avşarlar, Karapapaklar, Şahsevenler ve Huda bendeliler Kızılbaşlığa (Aleviliğe) inanmaktadırlar.[32]

Genelde  Hamadan ilinde Ateşbeyliler, Şah İbrahimiler, Hamuşileri Yadigariler, Miriler, Pir Rüstemiler  ve ... bulunmaktadırlar.

§    Horasan illeri ve ilçeleri:
11-13 yüz yılda Anadolu’ya gelen Hacı Bektaş Veli, Abdal Musa, Sarı Saltuk, Baba İlyas ve ... birçok erenler Horasan ve Azerbaycan’ın değişik yerlerinden gelmişler. Kızılbaşlar Meşed ve Çevresi,  Dergez ve çevresi (Derbendi jur[33] ve...), Koçan ve diğer ilçelerde yaşamaktadırlar.
§    Aynı zamanda Tahran ilinde o cümleden Haştger, Rudhen, Siayh-bend, Şehr-abad, Mehr-abad, Gülahek, Loran, İslam-abad, Savuç-bulak, Çitger, Veramin ve çevresi, Abali, Karac ve Tahran’ın kendisinde birçok Kızılbaş (Alevi) yaşamaktadırlar. Söz konusu bu Kızılbaşların (Alevilerin) coğu işsizlik ve ekonomik nedenlerden dolayı köylerden ve Türk bölgelerinden buralarda yerleşmektedirler.    

 Sonuç:


İran’da Ehl-i Hak’lar Türkler, Kürtler ve Lorlar’dan oluşmaktadırlar. Kürt ve Lor Ehl-i Hak’ların inançları ve ayinleri aynıdır. Nedeni ise bu iki gurubun bir birleri ile kaynaşmaları ve karışmalarıdır. Bu yüzden genel olarak bu iki guruba Kürt Ehl-i Hak’ları diye söylenilir. Ancak Türk Ehl-i Hak’lar veya daha doğrusu Türk Kızılbaş’lar, Kürt Ehl-i Hak’larla az çok farklıdırlar.[34] Türk Kızılbaşlar başta Şah Hatayı olmak üzere Safevilere derin saygı beslemektedirler ve genelde Azerbaycan’da, Horasan’da ve İran’ın birçok bölgelerinde sakindirler. Onların bazıları Kürt Ehl-i Hak hanedanlarına bağlıdırlar. Ancak Kırklar gibi bazı guruplar ise Kürt Ehl-i Hak’larla bu konuda anlaşamamaktadırlar. Kürt Ehl-i Hak’ları çatısı altında kamofile edilmeye çalışılan Türk Kızılbaşların inanç ve kimlik sosyolojisi ve nüfus dağılımı ile ilgili etkenlerin boyutlarının araştırılması gerekmektedir.  



KAYNAKLAR

1.     Afşari, Mehran  Ehli-Hak, Çista dergisi, Dey 1370, Sayı 84, S 383-389
2.     Alptekin,Turan, Prof. İrene Melikoff’un ardından, Demos yayınları.
3.     Ata, Araz ve Yediler, Taymaz, Koşaçay Türk kızılbaşlların trajedisi (تراژدي قيزيلباشان تورك قوشاچاي), Mehdi Kasimzade’nin hapis anıları,
4.     Caferoğlu, Ahmet, Türk Kavimleri, Enderun Kitabevi, İstanbul, 1988.
5.     Delfani, Siyavuş, Müşeşeiyan tarihi, farsça, (تاریخ مشعشعیان،سیاوش دلفانی)
6.     GÖKDAĞ, Dr. Bilgehan A. HEYET, M. Rıza, İran Türklerinde Kimlik Meselesi.
7.     Hudabende, Abdulla, Ehli-Hak fırkasının tanıtımı, (شناخت فرقه اهل حق), Emirkebir yayınevi, Tahran.
8.     Kubadi, İsmail, Ehl-i Hak firkası hakkında araştırma, 1.bölüm, Kealm–i-islam dergisi, yaz 1374 , sayı 14. 
9.     Melikoff, İrene, Uyur idik Uyardılar, Demos yayınevi, İstanbul.
10.                   Muderresi Çardehi, Nureddin, Ehli-Hak kurucusu Sultan Sahak’ın deyişlerine göre Tasavvuf sülalesi, (سلاسل تصوف‏ از گفتارر سلطان اسحق بنیانگزار اهل حق)Vahid dergisi, bahmen 1352, sayı 122.
11.                     Sultani, Mohammed Ali, Kirmanşah’daki hakikat ve Ehli-Hak hanedanların tarihi, (تاريخ خاندانهاي حقيقت و مشاهير متاخر اهل حق در كرمانشاه), M.A. 2005, Tahran.
12.                    Zerrinkup, A.H. Sufilik mirasının değeri, (زرینکوب، عبدالحسین، ارزش میراث صوفیه، ص 94).
Siteler:
13.                    http://alikaya.info/2011/07/iran’da-ehl-i-haklar-iran-alevileri/
14.                    http://darbandijhour.blogfa.com/post-27.aspx
15.                    http://hemedan-az.blogspot.com/2005/03/blog-post_13.html
16.                    http://www.mahshar.com/Iran_Information/iran/hamedan.asp.html
17.                    http://qirxlar.blogspot.com/2006_07_01_archive.html


[1] Son yüz yılda Güney Azerbaycan’da Türkler, kendi milli bağımsızlıkları ile ilgili sürekli mücadile ve savaş vermektedirler. Meşrute hareketinden sonra 1920'de Şeyh Muhammed Hiyabani’nin  kurduğu Azadistan Devleti, 1945’de Pişevari tarafından kurulan milli  hükümet 1946’da kanla bastırılarak, basılan tüm Türkçe kitaplar yakılıp, Türkçe eğitim ve yayına son verilmiştir ve...
[2] Ahmet CaferoğluTürk Kavimleri, Enderun Kitabevi, İstanbul, 1988, s. 64 - 72.
[3] Dr. Bilgehan A. GÖKDAĞ, M. Rıza HEYET, İran Türklerinde Kimlik Meselesi,
[4]Karakoyunlu’lar adını çok tanınmış olduğu Maku-Hoy (Khoy)- Urmu (Orumiyeh) bölgelerinde, onlara Garagoyun denmektedir. Hoy (Khoy)- Urmu (Orumiyeh) yolu üzerinde otuz üç kadar, belki daha fazla, Garagoyun köyü vardır. Yakınında Çaldıran savaş alanı mevkii bulunan Siyah-çeşme yöresindeki dağlara yerleşmişlerdir. Hoy (Khoy) yolu üzerinde, Maku ile Kara-Ziyaeddin arasında uzanan bu bölge, Mohal-i Garagoyun adı ile tanınır. (İrene Melikoff, Uyur idik Uyardılar, Demos yayınevi, İstanbul,  s 57-58)
[5]İran Azerbaycanı’nda çok yaygın bulunan ve Türkiye’deki Bektaşilere şaşılacak derecede yakınlıklar gösteren Çehel-ten ya da Kırklar, Kaygusuz Abdal, Pir Sultan Abdal vb. Bektaşilerin bütün velilerini tanırlar, ellerinde Bektaşilerin eserleri bulunur ve niyazlarında Şah Hatayi’yi anarlar.( İrene Melikoff, Uyur idik Uyardılar, Demos yayınevi, İstanbul, s 61) Kırklar’ın Türk olduklarını ve Türkiye Alevileri ile pek çok benzerlikler gösterdiklerini de yazdım. Yine de bu konukluğum sırada Kırklar’ın Azerbaycan Türkü olduklarını, ailelerinde Türk dilini kullandıklarını... Şah İsmail’i kutsadıklarını çıkarabildim. (Turan Alptekin, Prof. İrene Melikoff’un ardından, Demos yayınları ,s 50)
[6] Sultan Sahak’ın belirlediği yedi ve yolunu devam eden hanedanlar: 1- Şah İbrahimiler, 2- Baba Yadigariler, 3- Hamuşiler, 4- Kalenderiler,  5- Mir Suriler, 6- Mustafailer, 7- Hacı Baveysiler
[7]İrene Melikoff, Uyur idik Uyardılar, Demos yayınevi, İstanbul, s 59
[8] Tebriz bölgesinde, Türk nüfus içinde, bu mezheplere her zaman rastlanır, fakat görmek fiilinden türetilmiş olan, Gören adı ile tanınırlar. V. Minorsky, Gören sözcüğünün Guran dan geldiğini düşünmüştür. Ancak Tebriz ve bölgesi Gören’leri Türk’dürler ve Kürt değildirler. (İrene Melikoff, Uyur idik Uyardılar, Demos yayınevi, İstanbul, s 58)
[9] Tebriz’e 150 km. Kadar uzaklıktaki Kara Dağ’da göçebe olarak yaşayan Şahseven Türk boyların bir bölümü de Gören’dir.  (İrene Melikoff, Uyur idik Uyardılar, Demos yayınevi, İstanbul, s 59)
[10]Dadaş Karakoyunlu, http://qirxlar.blogspot.com/2006_07_01_archive.html 
[11]Sultan İshak mezheb-i Hakkın kurucusudur. Onun yolunu devam eden hanedanlar yedilerden ilave: Zülnuriler, Ateşbeyliler, Şah Heyasiler ve Baba Haydariler hanedanlarıdırlar.   
[12] Zerrinkup, A.H. Sufilik mirasının değeri, s 94(زرینکوب، عبدالحسین، ارزش میراث صوفیه، ص 94)  
[13] Kürt Ehli- Hak ve Kakayi’ler.
[14] Kirmanşah’daki hakikat ve Ehli-Hak hanedanların tarihi, (تاريخ خاندانهاي حقيقت و مشاهير متاخر اهل حق در كرمانشاه), M.A. Sultani, 2005, Tahran, s 18-107
[15] Müşeşeiyan tarihi, farsça,تاریخ مشعشعیان،سیاوش دلفانی
[16] Ehli-Hak fırkasının tanıtımı, Abdulla Hudabende, (شناخت فرقه اهل حق),Emirkebir yayınevi, Tahran, 2009, s 58-59
[17] Ehl-i Hak firkası hakkında araştırma, (İsmail Kubadi İran İslam rejiminin araştırmacı mollalarındandır! )
[18] Ehli-Hak fırkasının tanıtımı, Abdulla Hudabende, (شناخت فرقه اهل حق),Emirkebir yayınevi, Tahran, 2009, s 58-59
[19]ILIHICI’nın nüfusu 45 bin olmasına rağmen yüzde  90’nı Kızılbaşlık (Alevilik) inancına mensupturlar. Kızılbaşlar (Aleviler) içerisinde  Kırklar, Yediler, Ateşbegler ve... bu kentte kendileri için ayrı, ayrı cemevleri vardı. Ilhıcı da; Kırklarlara ait üç cemevi, Ateşbegler’e ait iki cemevi, Yedilerin ise, on beş tane  cemevlerinin olduğunu belirttiler. (http://alikaya.info/2011/07/iran’da-ehl-i-haklar-iran-alevileri/)
[20] Han Ateş’in 1053 H.K. de doğduğu yer .
[21] http://alikaya.info/2011/07/iran’da-ehl-i-haklar-iran-alevileri/
[22] Koşaçay Türk kızılbaşlların trajedisi (تراژدي قيزيلباشان تورك قوشاچاي), Mehdi Kasimzade’nin hapis anıları, s 21
[23] Aynı
[24] Söylentilere göre Han Ateş’in babası Şah Mehmet bey, 1051 h.k. Osmanlı topraklarından dönüş yaparken Maku’nun Karakoyun yöresine varır ve Sufu köyünde birkaç gün konuk olur. Yaptığı kerametlerle o yörenin sakinleri müritleri olurlar. Şah Mehmet bey kara oğlan adlı bi şahsa yarım yanmış ağaçı alevler içine atmasını emreder ve o yanmış ağacı bir ağaca döner. Bu ağaç şimdi de Sufu köyünde kalmaktadır ve karaoğlan olarak tanınır. (Siyavuş Delfani,  Müşeşeiyan tarihi, farsça, s 130-  تاریخ مشعشعیان،سیاوش دلفانی، ص 130)
[25] Koşaçay Türk kızılbaşlların trajedisi (تراژدي قيزيلباشان تورك قوشاچاي), Mehdi Kasimzade’nin hapis anıları, s 21
[26] Melikoff,İrene, Uyur idik Uyardılar, Demos yayınevi, s 59
[27] Nureddin Muderresi Çardehi, Ehli-Hak kurucusu Sultan Sahak’ın deyişlerine göre Tasavvuf sülalesi, (سلاسل تصوف‏ از گفتارر سلطان اسحق بنیانگزار اهل حق)Vahid dergisi, bahmen 1352, sayı 122
[28] Melikoff,İrene, Uyur idik Uyardılar, Demos yayınevi, s 59
[29] Koşaçay Türk kızılbaşlların trajedisi (تراژدي قيزيلباشان تورك قوشاچاي), Mehdi Kasimzade’nin hapis anıları, s 23
[30] http://www.mahshar.com/Iran_Information/iran/hamedan.asp.htm
[31] İsmail Kubadi, Ehli –Hak firkası hakkında araştırma, 1.bölüm, Kealm-i İslam Dergisi, yaz 1374, sayı 14 
[32] Dadaş Karakoyunlu Kızılbaş, http://hemedan-az.blogspot.com/2005/03/blog-post_13.html
[33] http://darbandijhour.blogfa.com/post-27.aspx
[34]Mehran  Afşari, Ehli-Hak, Çista dergisi, Dey 1370, Sayı 84, S 383-389